İstanbul Küçükçekmece'de 30 Ocak 2016'da Abdullah Melih Barış (39) barışma teklifini kabul etmeyen kız arkadaşı Nurcan Arslan'ı 11 kurşunla öldürmüştü. Abdullah Melih Barış hakkında ‘tasarlayarak kasten öldürme' suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, ardından iyi hal indirimi uygulanarak müebbet hapis cezasına çarptırılması yönündeki kararı inceleyen Yargıtay, "suçun tasarlanmadığı" gerekçesiyle kararı 3. kez bozdu. Bunun üzerine Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tekrar görülen duruşmaya tutuklu sanık Abdullah Melih Barış, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşmada bir kısım müşteki ve taraflar avukatları da hazır bulundu.

"LÜTFEN SADECE KONUŞACAĞIZ"

Sanığın olayı önceden planladığı, ruhsatsız tabancasını çıkararak Arslan'a ateş ettiği belirtildi. Duruşmada Cumhuriyet Savcısı esasa ilişkin mütalaasını açıkladı. Mütalaada sanık Abdullah Melih Barış'ın kız arkadaşı Nurcan Arslan'ın kendisinden ayrılmak istemesi üzerine ikamet ettiği Tokat'tan İstanbul'a geldiği, Nurcan Arslan'ı ikna edemediği taktirde yanında getirdiği ruhsatsız tabanca ile vurarak öldürmeyi planladığı anlatıldı. Mütalaada 30 Ocak 2016 tarihinde saat 11.00 sıralarında Halkalı'daki bir sitenin önünde Barış ile Arslan'ın tartıştıkları, Arslan'ın Barış'a “Gitmek istiyorum” dediği, Barış'ın ise “Lütfen sadece konuşacağız, yemek yer çıkarız” şeklinde karşılık verdiği belirtildi. Mütalaada ayrıca Arslan'ın geri dönmek istemesi üzerine Barış'ın onu ikna etmeye çalıştığı, Arslan'ı ikna edemediği, sanığın olayı önceden planladığı, belindeki ruhsatsız tabancasını çıkararak genç kadına ateş ettiği anlatıldı. Mütalaada, Barış'ın polis ekiplerini arayarak, silahla birisini yaraladığını ve teslim olacağını söyleyerek bulunduğu yeri bildirdiği; bunun üzerine polis ekiplerince ruhsatsız tabanca ile gözaltına alındığı, Arslan'ın ise yaralanma sonucu hayatını kaybettiği aktarıldı.

"KESİNLİKLE BİR TASARLAMA OLMAMIŞTIR" 

Mütalaada sanık Abdullah Melih Barış'ın ‘tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Abdullah Melih Barış, mahkemeden Yargıtay'ın bozma kararına uymasını talep ederek, “Tanıklar Nurcan'la bizim camekanın arkasında tartıştığımızı ve tartışmanın içeriğini kesinlikle bilmediklerini söylüyorlar. Olay tartışma neticesinde geçirdiğim cinnet sonucunda gerçekleşmiştir. Kesinlikle bir tasarlama söz konusu olmamıştır” ifadelerini kullandı. Duruşmada beyanda bulunan müşteki avukatları, mütalaaya katıldıklarını belirterek bozulan karara uyulmasını talep etti. Savunma yapan sanık avukatları ise, uzun tutukluluk halinin göz önünde bulundurularak sanığın tahliyesini istedi. Son sözü sorulan sanık Abdullah Melih Barış, çok pişman olduğunu belirterek tahliyesini istedi.

AİLE SİNİR KRİZİ GEÇİRDİ 

Kararını açıklayan mahkeme, Yargıtay tarafından verilen kararlara karşı direnilemeyeceği gerekçesiyle sanık Abdullah Melih Barış hakkında ‘kasten öldürme' suçundan önce müebbet hapis cezasına çarptırdı. Heyet, sanığın tutum ve davranışları sebebiyle cezada iyi hal indirimi uygulayarak 25 yıl hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına hükmetti. Mahkemenin kararını öğrenen aile, karara tepki göstererek mahkeme koridorunda sinir krizi geçirdi.

Kaynak: İHA