ATB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Ağustos ayı Meclis Toplantısı'nda yaptığı konuşmada tarım sektörünün oldukça zorlu bir süreçten geçtiğini belirtti. Çiftçilerin sektör kalmak için tüm gücüyle direndiğini aktaran Başkan Çandır, " Çaremiz kalmazsa batık bir şekilde sektörden çekilmek zorunda kalırız" açıklamasında bulundu.
ÜRETİCİ KENDİ GÜCÜYLE AYAKTA KALIYOR
Ekonomide yaşanan olumsuzlukların en ağır yükünü tarım sektörünün çektiğini aktaran ATB Başkanı Çandır, tarımsal ürünlerin fiyatlarındırılması hususunda maliyetlerin değil, piyasa şartlarının etkili olduğunu, bu durumun sonucundaysa para kazanamayan üreticinin öz sermayesi ya da kredi kullanarak ayakta kaldığını hatırlatarak, “Bunları başaramazsak tarımdan çekilmek zorunda kalıyoruz. Son birkaç yıldır sektörde yaşanan kayıplar ve çekilmeler bu sebepten kaynaklanmaktadır. Tarımsal faaliyetler bizim için sadece bir iş değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi ve gelenektir. Sektörde kalabilmek için sonuna kadar direnmek zorundayız. Başka çaremiz kalmazsa batık bir şekilde sektörden çekilmek zorunda kalırız. Sektörümüz için bu gidişatın acilen tersine döndürülmesi gerekmektedir" değerlendirmesinde bulundu.
ÖDEMESİ İMKANSIZ YÜKLER
Ağustos ayı sonunda enflasyon muhasebeli geçici vergilendirmeler yapılacağını anımsatan Çandır, “Tarım sektörü genel olarak özsermaye yoksunu bir yapıdadır. Bu nedenle borçluluk oranları nispeten yüksektir. Stoklar sezon başında tedarik edilirken ürünler sezon sonunda biriktirilir. Bu yüzden stok yapısı diğer sektörlerde olduğu gibi aylara göre dağılmamaktadır. Sabit kıymetlerimiz toprak, araç ve makina ağırlıklıdır. Bu varlıklara uygulanan amortisman sınırlandırılmışken ilk 6 ay için en az yüzde 19.5 değer artışı, zaten çok zor durumda olan sektörümüzü ciddi boyutta sık boğaz edecektir. Ekonomik gerçekliği olmayan değer artışları, zarardaki işletmeleri karda gösterecek ve fiili zarara vergi yükü getirecektir. Bu durum, sektörümüze de özel değildir, genel ve yaygındır. Sektörümüzdeki pek çok işletmenin kapanma riskiyle karşı karşıya kalmasına neden olacaktır. Zarar etmiş işletmelere ya da faaliyet hacminden çok daha yüksek vergi yükü ile karşılaşan işletmeler üzerine ödenmesi imkansız yükler getirecektir” diye konuştu.
OVP İÇİN TARIMSAL ÖNERİLER
Eylül ayında açıklanacak 2025-2027 dönemi Orta Vadeli Programın'nda (OVP) tarım ile ilgili eksikliklerinin ve risklerinin ortadan kaldırılmasını talep eden Çandır, “Temel amaçlar bölümünde, tarımsal faaliyetleri, stratejik ve öncelikli faaliyet alanlarından biri olarak belirlemekte büyük fayda bulunmaktadır. Hedefler bölümünde, tarım sektörünün ortalama yıllık büyümesini, genel ekonomik büyümenin üzerinde hedeflemek önemli bir adım olacaktır. Politika ve tedbirler bölümündeki özellikle istihdam bölümünde, tarımsal faaliyetlerin kırsalda sürdürülebilirliği sağlamak için uyumlu ve avantajlı bir istihdam politikası belirlemek hayati ve stratejik bir önem taşımaktadır. Kırsal kesimi ve tarımda çalışmayı cazip kılacak sosyal güvenlik ve sosyal yardım koordinasyonunu sağlayacak düzenleme şarttır. Fiyat istikrarı bölümünde, etkin işleyen bir yaş meyve sebze piyasasının oluşturulması için kapsayıcı bir düzenleme yapılması, fiyat istikrarının sağlanmasında büyük fayda sağlayacaktır. Kamu maliyesi bölümünde, tarımsal desteklerin öngörülebilir zamanlamayla ve anlamlı büyüklükle yeniden tasarlanması ve ekonomik etki analizlerinin yapılması tarımda kalışı olumlu etkileyecektir. Tarımsal teşvikler, tarım sektörü ehliyetine sahip olanlara sağlanmalıdır. Böylece tarımsal sürdürülebilir büyümeye olumlu katkı sağlanacaktır. Tarımsal üretimi büyütmek kamu maliyesinin önemli bir politikası olarak tanımlanmalı ve teşvikler buna zemin hazırlamalıdır. Mevcut kurulu tarımsal kapasitenin sürdürülebilirliğine odaklanmış bir destekleme politikası tanımlanmalıdır. Afet yönetimi bölümünde, tarımsal alanların korunması konusu, afet yönetimi kapsamında özel olarak tanımlanmalı ve afet bakımından riskli yerlerdeki tarımsal alanlar özel koruma alanı olarak tanımlanmalıdır. Yeşil dönüşüm bölümünde, tarımsal üretimdeki yeşil mutabakat şartları için özel uyumlandırma politika uygulamalarına ihtiyaç bulunmaktadır. Dijital dönüşüm bölümünde, tarımsal üretim ve ürünler için özel bir dijital alt yapı uygulamasına ihtiyaç bulunmaktadır. İş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi bölümünde, tarımsal yatırım projeleri için teminat, finansman, süre ve ehliyet konularında uygun koşullar ve önlemler tanımlanmalıdır" ifadeleriyle sözlerini noktaladı.