Asgari ücret görüşmeleri hakkında açıklamalarda bulunan SES Antalya Şubesi Eş Başkanı Şükran İçöz, asgari ücretin milyonlarca işçinin temel ücret rejimi haline getirildiğini belirterek, “En düşük kiranın bile mevcut asgari ücretten yüksek olduğu garip bir dönem yaşamaktayız. İşçilerin ve emekçilerin birleşik örgütlü mücadelesini yükselterek bu ücret rejimini değiştirelim” dedi.
YOKSULLUK SINIRI DERİNLEŞİYOR
Yoksulluk sınırının 45 bin TL'yi geçtiğini belirten SES Antalya Şubesi Eş Başkanı Şükran İçöz, “Hiçbir haneye yoksulluk sınırı altında ücret girmesi kabul edilebilir değildir. Geçmiş yıllarda da dile getirdiğimiz gibi 4 kişilik bir ailede iki ebeveynin çalışabiliyor olmasını göz önüne alarak (ki iş bulmanın bile zorluğunu da bilen bir yerden) asgari ücret her bir kişi için yoksulluk sınırının yarısından fazla olmak zorundadır. 30 yıldan fazla kamuda memur olarak çalışıp emekli olan memurların aylıkları ise bugün 15 bin TL civarındadır. Açlık sınırı dahi 15 bin TL’den fazladır. Milyonlarca emekli ve işçi açlık sınırının altında ücret almaktadır. İktidarın yıllardır uyguladığı ekonomi politikaları ile ekonomik kriz gittikçe derinleşmiş, asgari ücret ortalama ücrete, enflasyon bir vergiye dönüşmüştür. Ekonomi büyürken düşük ücret ve güvencesiz istihdam dayatılan emeğin bu gelirden aldığı pay gittikçe düşmüş, gelir dağılımı adaletsizliği derinleşmiştir” diye konuştu.
ÜCRET REJİMİNİ DEĞİŞTİRELİM
Asgari ücretin milyonlarca işçinin temel ücret rejimi haline getirildiğini belirten Şükran İçöz, “En düşük kiranın bile mevcut asgari ücretten yüksek olduğu garip bir dönem yaşamaktayız. İşçiler, emekçiler; emeği, alın teri ile geçinmeye çalışan milyonlar her geçen gün daha fazla kaybederken, değersizleşen TL üzerinden ihracat yapan ihracatçılar, düşük faizli kredi kullanma, vergi muafiyeti imkânı tanınan patronlar ve sermaye nemalanmış, karlarını katlamıştır. İktidarın kendi eliyle yarattığı enkazın tüm faturasını işçilere, emekçilere, gençlere, kadınlara, emeklilere, halka yıkmak istediği bu düzen karşısında elbette ki çaresiz değiliz. Bütün işçi ve memur sendikalarının öncelikli görevi bu sefalete mahkum eden ücret rejimini değiştirmektir. İşçilerin ve emekçilerin birleşik örgütlü mücadelesini yükselterek bu ücret rejimini değiştirelim” ifadelerini kullandı.