Antalya’da geçen yılki fırtınada taş blokların yerinden sökülüp çevreye saçıldığı Kaleiçi Yat Limanı’nda, limana bağlı çok sayıda balıkçı ve lüks teknenin bulunduğu iskeleler adeta çürümeye terk edildi. İskelelerin beton kaplamaları tamamen koparak, demirleri çürüyerek işlevini kaybetti. Üzerinde yürümenin dahi güç olduğu parmak iskeleler hem insan güvenliğini hem de tekneleri tehdit etmeye başladı.
İHMALLER NEDENİYLE BÜYÜK TEHDİT ALTINDA
Antalya’nın gözbebeği Kaleiçi Yat Limanı, yıllara meydan okuyarak bugüne ulaşan tarihi dokusuyla bir zamanlar dünyanın en güzel limanları arasında gösterildi. 1984 yılında Golden Apple ödülüne layık görüldü. Ancak liman, bugün hem fiziksel yapısındaki ciddi sorunlar hem de ihmaller nedeniyle büyük bir tehdit altında. Özellikle geçen yıl yaşanan fırtınada meydana gelen hasarlar, gerekli önlemler alınmadığı için daha da büyüdü. Limanda bulunan 3 parmak iskeleden bir tanesi çökerek kullanılamaz hale gelirken, diğer ikisi ise adeta çürüdü.
ALABORA UYARISI
Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün'ün haberine göre üzerinde yürümenin dahi güç olduğu parmak iskeleler hem insan güvenliğini hem de teknelerin bütünlüğünü tehdit etmeye başladı. Tekne kaptanları mecburiyetten limana demirlemek zorunda kaldıklarını ifade ederek, olası bir fırtınada teknelerin alabora olabileceği uyarısında bulundu. Her an geçen yıl yaşanan kâbusun tekrar edebileceği uyarısında bulunan kaptanlar, geçen yılki fırtınadan sonra herhangi bir iyileştirme çalışması yapılmadığını savundu. Kaptanlar, limanın bu halinin turizm kenti Antalya için büyük bir utanç kaynağı olduğunu söyledi.
MENDİREK YATMAYA BAŞLADI
Limanın mendireği ise 64 yıl önce inşa edilmesine rağmen sert dalgalar ve bakım eksikliği nedeniyle her geçen yıl daha fazla zarar gördü. Mendirekte geçen yıl 22 santimetre olarak ölçülen çatlakların genişliği bu yıl 25 santimetreye ulaştı. Çatlakların artmasıyla birlikte taş bloklar yerinden oynayarak mendireğin altındaki boşluklara düştü. Yürüyüş yolu üzerindeki taş düşmeleri, ziyaretçiler için ciddi bir güvenlik tehdidi haline geldi. Daha büyük tehlike ise mendirek, limana doğru yatmaya başladı. Antalya Denizcileşme Platformu Başkanı İzzet Ünlü, bu eğilmenin özellikle kış aylarında meydana gelen şiddetli fırtınalarla daha belirgin hale geldiğini ifade etti. Ünlü, bu durumun hem yapı bütünlüğü hem de ziyaretçi güvenliği açısından hayati riskler barındırdığını belirtti.
ACİL EYLEM PLANI
Ünlü, limanın kurtarılması için acil eylem planı oluşturulması gerektiğini vurguladı. Ünlü, “Parmak iskelelerin yerine daha dayanıklı yapılar inşa edilebilir. Ayrıca, teknelerin güvenli bir şekilde bağlanabilmesi için tonoz sistemi kurulmalı. Bugün limanda 100 tekne kapasitesi olmasına rağmen sadece 15-20 tekne bağlanabiliyor. Bu durum kabul edilemez” dedi. Liman başkanlığının yaklaşık 15 gün önce yaptığı denetimde yangın söndürme ekipmanlarının yenilenmesi gerektiğini belirttiğini aktaran Ünlü, “Geçen yıl yaşanan felaket senaryosu tekrar edebilir. Can ve mal güvenliği için gerekli düzenlemeler bir an önce yapılmalı” ifadelerini kullandı.
TURİSTLERİN UĞRAK NOKTASI
Ünlü, “Kaleiçi Yat Limanı, Antalya’nın kalbi olarak anılıyor ve şehrin en önemli turistik alanlarından biri olarak her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turisti ağırlıyor. Antalya Havalimanı’ndan kente gelen her turist mutlaka Kaleiçi’ni ve yat limanını ziyaret eder. Yat limanındaki sorunların çözülmesi için başlatılacak rehabilitasyon çalışmalarının yalnızca limanın fiziksel yapısını değil, aynı zamanda bölge esnafının ve turistlerin güvenliğini de kapsaması gerekir” sözlerine yer verdi.
KABUS TERKAR ETMESİN
Geçen yıl yaşanan şiddetli fırtına, limanda büyük bir yıkıma neden olmuştu. Taş bloklar yerlerinden sökülüp çevreye saçılmış, bir tekne sulara gömülmüş, birçok tekne hasar almış ve liman çevresindeki restoranları su basmıştı. O gün teknelerini dalgalardan korumak için büyük bir mücadele verdiklerini anlatan kaptanlar, bu çabaları sayesinde daha büyük bir felaketin önüne geçtiklerini söyledi. Tekne kaptanları ve esnaf, limanın açık girişinin şiddetli dalgaları içeriye doğrudan taşıdığını, bu durumun limanın korunaklı olma özelliğini tamamen ortadan kaldırdığını belirtti. Dalgaların limanın içine kadar ulaştığını dile getiren kaptanlar, limanın yeniden tasarlanarak güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
