Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde yer alan Kadın Yarı, doğal ve tarihi özellikleriyle dikkat çekiyor. Coğrafi oluşumu milyonlarca yıl öncesine dayanan bu falez uzantısı, Teke Beyliği dönemine kadar uzanan bir tarihe sahip. Aziz Nesin’in 1983 yılında yazdığı “Günahlım” şiirine konu olan Kadın Yarı, tarih boyunca efsanelerle anılarak, Tekeoğulları döneminde kadınların cezalandırıldığı bir yer olarak kayıtlara geçti. Uzman Tarihçi Çağrı Yılmaz ise, Kadın Yarı’nın asıllar önce yaşanan depremin ardından oluşan bir fay hattı olduğunu denizin içerisinden başlayarak Güver Uçurumu’na kadar uzandığını belirtti. Bugün her gün binlerce turist tarafından ziyaret edilen bu doğal alan, Akdeniz’in mavilikleriyle büyüleyici bir manzaraya sahip. 

TARİHİ PROJE HEYECAN YARATTI

2014 yılında İl Özel İdaresi’nin eski hizmet binasının yıkılmasının ardından, dönemin Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve ekibi kapsamlı bir proje hazırladı. Yavuz Özcan Parkı’nı, Kadın Yarı’nı ve eski İl Özel İdare alanını kapsayan 22 bin metrekarelik projede, “Çocuk ve Çiçek” teması işlendi. Kadın Yarı’nın doğal yapısına zarar vermeden turizme kazandırılması hedeflenirken, çelik taşıyıcılı ahşap kaplama yürüyüş parkuruyla iki parkın bağlantısının sağlanması planlandı. 

DEMİR KAPIYLA KAPATILDI

Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün’ün haberine göre; tamamlanan projeye başta çevreciler olmak üzere Antalya’daki oda ve sivil toplum kuruluşları Kadın Yarı’nın da içerisinde yer aldığı falezlerin zarar gördüğü gerekçesi ile karşı çıktı. Kentte yoğun tartışma konusu olan projenin bir süre sonra kapısına Antalya Büyükşehir Belediyesi ekiplerince demir kapı vuruldu. Kapının üzerine de “Kapalıdır, çevreye verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz” yazıldı. 

ÇÜRÜMEYE YÜZ TUTTU

Yaklaşık 120 metre uzunluğundaki seyir parkuru, Kadın Yarı’nın eşsiz güzelliklerini yukarıdan izleme imkanı sunacaktı. Tarihi köprünün altından geçen ve falezler boyunca uzanan bu parkur, mistik ve heyecan verici bir deneyim sunmayı amaçlıyordu. Ancak proje, kamuoyundan gelen tepkiler nedeniyle durduruldu ve girişine demir kapı konularak kaderine terk edildi. Yarım kalan proje nedeniyle Kadın Yarı, bugün bakımsız bir halde geldi. Turistlerin yukarıdan baktığı bu alan, tarihi bir değer olmasına rağmen çöplerle anılmaya başladı. Kadın Yarı bakımsızlığı dolayısı ile birçok gazetecinin haber sayfasında da yer aldı. Buna rağmen bugüne kadar projenin yeniden revizyon edilerek açılması için herhangi bir girişim olmadı. 

ANTALYA İÇİN KAYIP

Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İdris Taş, Kadın Yarı’nın bu durumunun Antalya için büyük bir kayıp olduğunu belirtti. Taş, “Burasının öncelikle ciddi bir temizlikten geçirilmesi gerekiyor. Antalya’nın ortasında akan bir su kaynağı var, bu birçok ülkede olmayan bir özellik. Eğer burası başka bir ülkede olsaydı, çok daha iyi bir şekilde değerlendirilirdi. Profesyonel bir proje ile bu alanı şehre kazandırmalıyız” dedi.

KENTE YAKIŞMIYOR

Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Antalya Temsilcisi Recep Esengil de, Kadın Yarı’nın bugünkü halinin kente yakışmadığını dile getirdi. Esengil, “Proje yapılırken eleştirilerimiz vardı. Ancak proje yarım kalıp bu şekilde çürümeye bırakılmamalıydı. Büyükşehir Belediyesi bu alanı sahiplenmeli ve doğru bir şekilde revize ederek turizme kazandırmalıdır. Kadın Yarı gibi tarihi bir değerin çöplerle anılması, kent adına bir utançtır” ifadelerini kullandı.

KARŞI ÇIKILDI

Dönemin Antalya Mimarlar Odası yönetimi ise projeye karşı çıkarak basın açıklamasında, “Kadın Yarı ile ilgili ne bu uygulanan ve projenin içinde yer almış, ne destek olmuş, ne de savunmaktadır; Alan, mimarca, mimar gözüyle incelendiğinde, esas sorunun beton olmadığı, betonun yanında, kullanılan çeliğin ve çelik sistemin gerek perspektif gerekse Kadın Yarı’nın izlenmesi açısından, daha büyük sorunlar yarattığı özellikle eski İl Özel İdaresi alanında büyütülmeye çalışılan platformun birçok sorunlara neden olduğu gözlenebilmektedir. Dolayısıyla Özel İdare Alanı ile Kadın Yarı’nın mezbelelikten kurtarılarak birlikte düzenlenmesi doğru bir düşüncedir. Ancak uygulanacak proje baştan sona sorunlarla dolu ve Şubemizce doğru bulunacak, desteklenecek bir proje değildir. Aksine şubemiz de bu projeye ve uygulamasına karşı çıkmaktadır” ifadelerine yer vermişti. 

Kaynak: ANTALYA KÖRFEZ GAZETESİ-ERTUĞRUL GÜN