Ege Deniz’de 28 Ocak tarihinde başlayan deprem fırtınaları hala devam ediyor. Peki deprem fırtınası devam ederse sonuçları ne olur? Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, bölgede devam eden depremlerle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Karancı, tsunami etkisinin yaratacağı sonuçları anlattı.
DEPREM FIRTINASININ SEBEBİ NEDİR?
Deprem fırtınasının neden oluştuğu ile ilgili görüş ayrılıkları olduğuna dikkat çeken Başkan Karancı, “Bu bölge hem fay hatları hem de volkanik dağlarla dolu bir alan. Girit’in altından dalan deniz tabanı, yerin derinliklerinde ısınarak eriyor ve magma haline geliyor. Bu magma, fay hatları boyunca yükselerek Ege Denizi'nde volkanik adalar oluşturuyor. Santorini ve Kolumbo adaları da bu şekilde oluşmuş. Bu nedenle bölgede meydana gelen depremler, ya fay hatlarının hareketinden ya da volkanik faaliyetlerden kaynaklanıyor olabilir. Ancak depremlerin kesin nedeni şu an için belirlenebilmiş değil. Bilim insanları burada ki hareketliliğin volkanizma mı, kaynaklı mı, tektonizma kaynaklı mı olduğu konusunda görüş ayrılığı yaşayabiliyor. Buda çok doğal çünkü bir bilinmezlik söz konusu” dedi.
“FİNİKE, KUMLUCA, KAŞ, KALKAN TEHLİKE ALTINDA”
Olası bir tsunami senaryosunda Finike, Kumluca, Kaş, Kalkan’ın tehlike altında olduğuna dikkat çeken Karancı, “Tsunami deyince akla Japonya’daki gibi büyük, evleri ve binaları yutan o büyük dalgalar geliyor. Antalya’ya mesafe olarak oldukça uzak olan o dev dalgaların bize geldiğinde beklenen yanlış hatırlamıyorsam 1 ile 7 metre yüksekliğe çıkabileceği. Dolayısıyla falezlerin ortalama yüksekliği 30 metre olduğunu düşünürsek, falezlerin üzerinde ben herhangi bir tedirginlik görmüyorum. Ama tam tersine Finike, Kumluca, Kaş, Kalkan gibi bölgelerde sahildeki yapılaşmalar ve tarım alanlarında büyük bir tehlike var. Dalgalar karaya yürüdüğünde deniz suları tuzludur. Bizim tarım arazilerinin tuzlanması söz konusu olacaktır. Tarımı inanılmaz etkileyecektir. Yeraltı sularının tuzlanmasına neden olacaktır. Yani buradaki dalgaların büyüklüğünün fiziki hasarlarının dışında dolaylı hasarları olacaktır” ifadelerini kullandı.
“TARIM ÇOK CİDDİ ZARAR GÖRECEK”
Tsunaminin fiziki zararlarından çok dolaylı zararları olacağına ve özellikle tarımın çok ciddi ekileceğine değinen JMO Başkanı Karancı, “O su bölgedeki yeraltı sularını, içme suyu kuyularını, bahçe sulamalarını, tarım alanlarının tuzlamamsına neden olacak ve beraber tarıma ciddi zararlar verecektir. Ayrıca küçük çaplı sel baskınları su baskınları yapılarda gözlenebilir. Ama burada bana göre en önemlisi yeraltı sularının ve tarım sularının tuzlanması. Falezler bölgesi için herhangi bir kaygı duymayız ama Hurma bölgesi için kaygı duyabiliriz. Bizim Hurma’da içme suyu tesisimiz var. ASAT’ın yeraltı suyunu temin ettiği. Bu bölgeler esas risk altında olan yerler” sözlerini kaydetti.
“TSUNAMİNİN KIYILARA ULAŞMASI 1 SAAT “
Tsunaminin Antalya kıyılarına ulaşmasının minimum 1 saat olduğunu belirten Mustafa Karancı, “Gelecek dalgaların boyutu 1 ile 7 metre olması bekleniyor. Tabii bu uzaklığına ve şiddetine göre değişebilir. Akdeniz sahilleri yaklaşık 2 metre civar olarak bir açıklama var bilim insanlarının. 2 metrelik bir dalga çok ciddi kayıplara sebep vermez. Ancak sahil bandındaki yapılar ise bu yaşanacak olaydan etkilenecektir. Tsunami’nin bize ulaşma süresi minimum 1 saat. Dolayısıyla 1 saat sonra oluşacak dalgaların vatandaşlarımız bilgili olmalı. Bu noktada zaten gerekli çalışmalar yapılıyor ama mutlaka bit kamuoyu oluşturulmalı. Tsunami konusunda vatandaşlarımız uyarılmalı” dedi.
