Yaklaşık 30 yıl öncesinde 4’üncü derece deprem bölgesi olan Antalya, artık 2’nci derece deprem kuşağında yer alıyor. Sismik etkinliğin fazla olduğu batı bölgelerde bazı kesimler ise birinci derece deprem bölgesi olarak gösteriliyor. Peki, son dönemlerde sayıları artan ve büyüklükleri 4.8’i aşmayan onlarca sarsıntı hangi tehlikenin habercisi? Yüzyıllar önce şiddetli depremler ve depremler nedeniyle oluşan tsunamiler nedeniyle antik kentlerin boşaldığı kentte, benzer afetlerin yaşanma ihtimali nedir? 

4’ÜNCÜ DERECEDEN 2’NCİ DERECE DEPREM KUŞAĞINA ÇEKİLDİ

Yaklaşık 30 yıl önce Türkiye’nin deprem açısından en güvenli şehirleri arasında gösterilen Antalya, güncellenen deprem kuşağı haritalarında artık 2’nci derece deprem bölgesi olarak yer alıyor. Bölgede yaşanan depremler de kentin batısıyla ilgili deprem uyarılarında ciddi şekilde artış yaşanmasına neden oluyor. Özellikle Finike ve Demre açıklarında Akdeniz’de meydana gelen deprem sayılarında son yıllarda ciddi artışlar söz konusu. 

KEKOVA, PATARA, MYRA, SİMENA’DA DEPREM VE TSUNAMİ YIKIMI 

Antalya’nın tarihine ışık tutan belgeler incelendiğinde MS 60’lı yılların sonuna doğru Mısır açıklarında yaşanan deprem nedeniyle oluşan dev tsunami Antalya’ya ulaşarak, Kaş ve Kumluca kıyılarını dövüyor. Yaşanan yıkım nedeniyle Patara, Simena, Myra antik kentleri sular altında kalıyor. Bizans kaynaklarında imparatorların Kekova başta olmak üzere Patara, Xanthos, Myra ve Simena gibi antik kentleri deprem ve tsunami sonrası tekrar ayağa kaldırmak için yaptığı çalışmalara ulaşmak mümkün. 

DEMRE’DE YIKIM DEVAM ETTİ

MS. 60 yılların sonuna doğru oluşan deprem ve tsunami Likya sahillerindeki antik kentleri yerle bir ederken, Demre MS. 7’nci yüzyılda da 2 büyük deprem tarafından yerle bir edildi. Bu depremlerde Kekova sular tamamen sular altında kalırken, 1568 yılında merkez üssü Kıbrıs olan ve bugün Gazi Mağusa olarak adlandırılan Limasol, Lefkoşa ve Famagusta’yı tahrip eden depremler Antalya'nın doğu sahilinde de ciddi yıkımlara neden oluyor. 

Perge Antik Kenti Son

LEONARDO DA VİNCİ VE MARSİLYA TİCARET ODASI ARŞİVLERİ

1450-1750 yılları arasında Antalya’da yıkıma neden olan depremler ve tsunami hadiseleriyle ilgili bilgilere Leonardo Da Vinci ile Marsilya Ticaret Odası kayıtlarında da ulaşmak mümkün. Her iki kaynakta da şehirde yaşanan tsunami ve deprem felaketleri nedeniyle büyük yıkımların yaşandığı, bazı köylerin haritalardan silindiğini ortaya koyan ifadeleri okuyabilirsiniz. 

YAKIN TARİHTE ANTALYA’DA YAŞANAN BÜYÜK DEPREMLER

1911’de merkez üssü Antalya olan 6.1 büyüklüğündeki depremde Yivli Minare'yi şerefesinden itibaren yıkılırken, 1926'da Kaş açıklarında 6.8 şiddetinde. 1931 yılında Antalya kent merkezinde 6.2'lik deprem yaşandı. Fethiye’de 1957’de yaşanan 5,9’luk deprem ise Telmesos antik kentini yerle bir ederken, 1969’da 6.2'lik bir deprem Kalkan'da yıkıma neden olmuş, aynı deprem nedeniyle Aksu ve Serik arasında bulunan Sillyon antik kentinde bazı tarihi yapılar yıkılmıştır. 

TARİH TEKRAR MI EDECEK?

Son günlerde bir biri ardına gelen depremlerse ‘Tarih tekrar mı edecek’ sorusunu akıllara getiriyor. Richter ölçeğine göre şiddetleri 3.5 ile 4.8 arasında değişen depremler, yüzyıllar önce yaşanılan deprem ve tsunamileri göz önünde bulundurunca insanları tedirgin ediyor. Tarih boyunca büyük depremlere ve tsunamilere neden olan Helen Yayı ve Kıbrıs Yayı’nın yeni felaketlere neden olup olmayacağı cevabı bilinmeyen bir soru olarak kalmayı devam ettiriyor. 

Muhabir: VELİ AKOĞLU