Müzelerden ören yerlerine, camilerden kiliselere ev sahipliği yapan Antalya, binlerce yıllık medeniyetlere ev sahipliği yapıyor. Antalya tarihi ve kültürel yapılarıyla, kültür turizmi açısından eşsiz bir kent olarak ön plana çıkıyor. Kültürel mirasını, kimliğini ortaya koyan tarihi dokusu ve yapıları, kenti sadece deniz-kum-güneşin değil, kültür turizminin de gözde destinasyonlarından biri haline getirdi. Antalya’ya gelen yerli ve yabancı turistlerin kent merkezinden başlamak üzere, kültür turizmi kapsamında değerlendirebileceği pek çok ziyaret noktası yer alıyor.
ANTALYA’DA KÜLTÜR TURİZMİNDE ÖN PLANA ÇIKAN ALANLAR
Kent merkezinde; Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden kalma ortak surlarla çevrilmiş ve surların içinde Antalya’nın mimari tarihini, gelenek-görenekleri ile yaşam tarzını yansıtan 3000 kadar evin bulunduğu Kaleiçi semti ve iç liman; limanın yakınında yer alan ve Antalya’nın ilk Türk yapısı olarak bilinen Yivli Minare; Antik Dönem’den kalma Hadrianus Kapısı, Hıdırlık Kulesi, Korkut Camii (Kesik Minare); Selçuklu Dönemi yapıları Karatay Medresesi, Ahi Yusuf Mescidi, İskele Camii vb. tarihi yapılar, kente gelen yerli ve yabancı turistlerin ilk uğrak yerlerinden biri. Kent çevresinde kuzeybatısında konumlanan ve ilk çağlardan izler taşıyan Karain Mağarası; kuzeyinde Kırkgöz Han ve Evdirhan; kuzeydoğu yönünde Kargıhan ve Ortapazarı Han; doğusuna bağlanan yollar üzerinde Alara Han ve Şarapsa Han tarihi yapıları ile hem doğu hem de batı yönlerinde konumlanan Termessos, Phaselis, Perge, Olimpos, Çıralı, Silyon, Aspendos antik kentleri, özellikle kültür turizmi bakımından Antalya turizmine hizmet eden önemli ziyaret noktaları arasında yer alıyor.
ŞEHİR BAŞTAN SONA TARİHSEL VE KÜLTÜREL ALANLARLA DOLU
Kent merkezi ve çevresinde yer alan ve yukarıda anılan tarihi yapılar ile antik yerleşim bölgeleri başta olmak üzere, 6.5 kilometre uzunluğunda surlarıyla ünlü. Alanya Helen Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyeti izlerini taşıyan kalesi ile Kızılkule ve Selçuklu Tersanesi, tarihi kilise ve camileriyle göz kamaştırıyor. Merkez ve çevresinde barındırdığı antik kent ve yapılarıyla Kaş, Side, Finike, Gazipaşa; ilk çağlara dek uzanan tarihi ve arkeolojik yapıların yanı sıra, yöresel el sanatları ve şenlikleriyle ünlü Elmalı; Noel Baba geleneğiyle bütünleştirilen Aziz Nikolaos (Santa Klaus)’un yaşadığı yer olarak bilinen ve Aziz Nikolaos Anıt Müzesi (Noel Baba Kilisesi) ile inanç turizmine de kapılarını açan Demre Antalya’nın, kültür turizmi açısından pek çok ziyaretçiyi ağırladığı açık hava müzesi örnekleri arasında yer alıyor.
MÜZELERİYLE DİKKAT ÇEKEN BİR ŞEHİR
Arkeolojik zenginlikleriyle eşsiz bir açık hava müzesi konumunda olan Antalya; topraklarında yaşamış ilk insanla başlayan ve insanlığın binlerce yıllık geçmişini yansıtan eserlerin sergilendiği Antalya Müzesi başta olmak üzere; kent merkezinde konumlanan Etnografya Müzesi, Atatürk Evi Müzesi, Mevlevihane Müzesi, Suna-İnan Kıraç Kaleiçi Müzesi, Oyuncak Müzesi; Alanya, Side, Demre ve Elmalı Müzeleri gibi, kentin tarihi, kültürel ve arkeolojik zenginliklerini yansıtan çok sayıda müzesiyle ziyaretçilerini bekliyor. Antalya, sürdürülebilir turizm ve kültür turizmi açısından sahip olduğu bu paha biçilmez değerlerin yanı sıra, yerel ve ulusal kültürümüzün yaşatılarak gelecek nesillere aktarılmasında büyük katkısı olan ya da dünyanın dört bir yanından insanları evrensel sanatın çatısı altında bir araya getiren ulusal ve uluslararası düzeyde çok sayıda festival ve şenliğe de ev sahipliği yapıyor. Önemli bir bölümü gelenekselleşen ve aralarına her geçen yıl yenilerinin katıldığı bu tür etkinlikler, Antalya’nın kültürel kimliğine ve marka değerine güç kazandırırken, hem kent halkına hem de kültür-sanat turizmine ilgi duyan misafirlerin programları için çok çeşitli seçenekler sunmaya devam ediyor.
