Deniz ürünleri sektöründe uzun sahil hattıyla söz sahibi durumundaki Antalya, bu etkinliğini daha da arttırabilmek için yeni düzenlemelerin yapılmasını bekliyor. Kafes ve tarla balıkçılığı konusunda gerekli izinlerin verilmesi, alan tahsis edilmesi halinde pazar payını 10 kat daha arttırmayı hedefleyen sektör, Antalya’ya ve ülke ekonomisine daha fazla katma değer sağlamak istiyor.
KAFES BALIKÇILIĞI ALAN SORUNU YAŞIYOR
Su ürünleri yetiştiricilik oranları son yıllarda tüm dünyada giderek artıyor. Norveç somon ve uskumrusundan sonra dünya balık pazarında en çok tercih edilen balık türüyse Türk çupra ve levreği oldu. Her geçen yıl pazar payı giderek büyüyen Türk çupra ve levreğinin ülke üretiminde Antalya’nın payıysa yüzde 10 ile sınırlı kalıyor.
ÇEVRE İLLERDE KAFES BALIKÇILIĞI ATAĞI
Adana’da Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği önderliğinde, tabanını tarla balıkçılığının oluşturduğu Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulması gündemde. Bu projeye 2 bin kişiye istihdam sağlanırken yıllık 60 bin ton su ürünü üretilmesi ve yıllık 2,5 milyar TL’lik katma değer elde edilmesi hedefleniyor.
TURİZM NEDENİYLE SICAK BAKILMIYOR
Denizlerde kafes içerisinde üretimi gerçekleştirilen bu balık türlerinin üretim payı, Antalya’nın deniz alanlarında kafes balıkçılığı için ruhsat verilmemesi nedeniyle bir türlü istenilen seviyeye çıkarılamıyor. Kafes balıkçılık alanlarının açılmamasının önündeki en büyük nedense Antalya’nın turizm kenti olması ve sahil bandında turistik tesislerin büyük yere sahip olması olarak gösteriliyor.
DENİZİN ALTERNATİFİ TARLA
Antalya’nın turizm kenti olduğuna dikkat çekerek sahil hattında boş ve uygun fiyata bu tarz projelerin gerçekleştirileceği arazi bulmanın imkansız olduğunu aktaran uzmanlar, sahile yakın kesimde yapılmak zorunda olan tarla balıkçılığı ile bu sorunun aşılabileceğini belirtiyor. Karada hazırlanacak balık havuzlarına deniz suyu basılmasıyla üretimin gerçekleştirilebileceğini ifade eden uzmanlar, Antalya’da buna uygun arazi bulmak hem maliyet hem de ruhsatlandırma aşamaları açısından oldukça zor olduğunu bu noktada ilgili bakanlıkların hareket geçmesi gerektiğinin altını çiziyor.