12 Eylül döneminde ortaya çıkan çirkin görüntülerin ardından son verilen hükümlü ve tutuklulara yönelik tek tip elbise uygulamasına yeniden dönüldü. Resmi Gazete’de yayımlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Terörle Mücadele Yasası kapsamında cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlüler, artık duruşmalara tek tip kıyafetle çıkacak. “Anayasayı ihlal ve hükümeti devirmeye teşebbüs”ten tutuklu olanlar “badem kurusu”, TMY kapsamına giren diğer suçlardan yatanlar gri tulum giyecek. TECAVÜZCÜLER MUAF Tek tip elbise uygulaması adi suçluları kapsamayacak. Siyasi tutuklu ve hükümlülere yönelik çıkarılan bu uygulamadan tecavüz, uyuşturucu, adam öldürme gibi adi suçları muaf olacak. Ensar Vakıfı davasında çocuklara tecavüzden yargılanan kişiler mahkemeye takım elbiseli - kravatlı çıkarken; Anayasayı ihlalden yargılanan Ahmet Altan, Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak badem kurusu; Cumhuriyet davasında tutuklu Akın Atalay, Murat Sabuncu, Ahmet Şık ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş gri tulum giymek zorunda olacak. İNSANİ DE DEĞİL KHK'da uygulamanın sadece hükümlüler için değil, tutuklular için de geçerli olduğuna yer veriliyor. Tutuklu, yargılama süreci bitmediği, hüküm giymediği için "suçlu" değildir. Suçu sabitleşmemiş birine tek tip elbise giydirmenin hukuki olmasından söz edilemez. Tek tip elbise uygulaması, uygulandığı her yerde güvenlik amaçlı olmaktan çok teşhir amaçlıdır. Suçu sabit olmayan tutukluların tek tip elbise giydirilerek teşhir edilmesi, hukuki olmama yanında insani de değildir. 12 EYLÜL FAŞİZMİNİN SİMGESİ 12 Eylül döneminde Metris ve Sağmalcılar Cezaevleri başta olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanındaki cezaevlerinde gerçekleştirilen "tek tip elbise direnişleri" belleklerimizden silinmiş değil. 1980'li yıllarda tek tip elbise giymemek için açlık grevlerine, ölüm oruçlarına giden on binlerce siyasi tutuklu ve hükümlü arasında ölenler, sakat kalanlar oldu. Metris Cezaevi'nde görülen davalarda tutuklular duruşmalara önce atletler ve şortlarla, şort yasağının ardından slip donlarla geldi. Dışarda ve içerde Türkiye'nin imajını sıfırlayan bu çirkin - ayıplı görüntüler 12 Eylül faşizminin simgesi oldu. Tek tip elbise giymeyenler duruşmalara zorla götürülmek istenirse aynı görüntüler ortaya çıkabilecek. Zorla götürme söz konusu olmazsa savunma hakkı zaafa uğrayacak. Tek tip kıyafeti reddedenlere 12 Eylül döneminde olduğu gibi ziyaretçi yasağı da getiriliyor. Bu yasak, yüz binlerce tutuklu ve hükümlünün çocukları için travmatik sonuçlar doğurabilecek. SESSİZ KALINMAMALI Siyasi nitelikli her fiili "terör suçu" kabul eden 696 sayılı KHK ile "benim teröristim", "senin teröristin" ayrımı da yapılıyor. Kararnameyle, “15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında hareket eden" kişiler, “hukuki, idari, mali, cezai” sorumluluktan kurtarılıyor. 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Boğaziçi Köprüsü’nde komutanlarının verdiği emri yerine getirmenin dışında bir suçu olmayan askerleri linç eden, askerlerin boğazını kesenlere af yolu açılarak mutlak dokunulmazlık getiriliyor. Yargı süreciyle ilgili hukuk dışı düzenlemeler, infaz süreciyle ilgili düzenlemelerle takviye edilerek Türkiye kötünün de kötüsü yerlere, felaketli günlere sürükleniyor. Buna sessiz kalınmamalı.