Sınırın iki yüzü: Suriye-Kilis 4Kilis sınırına 7- 8 kilometre mesafede bulunan Azez sokaklarında savaşın izleri net bir şekilde görülüyor. Birbirine komşu olan her iki kentte de operasyona destek verilirken, gazetecileri gören Suriyelilerin ‘Erdoğan’ sloganı atması dikkat çekiyor Hazırlayan: Müzeyyen YÜCETürkiye’nin Suriye’ye açılan kapılarından Öncüpınar sınır hattında görev yapan gazetecilerin, Afrin Harekatı’nı sınır ötesinde izlemesi, Kilis Valiliği’nin izni dâhilinde. Ancak Valilik ‘güvenlik gerekçesiyle’ basın kuruluşlarının kendi imkânları ile sınırı geçmesine müsaade etmiyor. Bölgede çalışan yerli yabancı yüzlerce gazetecinin ısrarlı haber takibi talepleri ise, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün (BYEGM) güvenliğin sağlandığı bölgelere düzenlediği organizasyonlar ile karşılanıyor. Böylece sınır ötesinde gazetecilerin kontrolleri de sağlanmış oluyor. Kilis’te bulunduğum süreçte BYEGM’nin sınır ötesine yaptığı iki organizasyona katıldım. Bölgede haber takibi yapan tek yerel gazete olmam sebebiyle aralarına dâhil olmam da pek zor olmadı. Tatil temalı gezi turlarında birileri gideceğiniz yerleri belirler ya, bu durum da ondan çok farklı değildi aslında. BYEGM’nin çizdiği sınırları geçmek, farklı yerlere yönelmek pek mümkün olmadı.ÖSO ŞOFÖRLÜĞÜNDE SINIR ÖTESİ TURU Sınır ötesine ilk turu, kontrolün sağlandığı Burseya Dağı’nın kuzeyinde bulunan Marin Köyüne gerçekleştiriyoruz. Öncüpınar Sınır Kapısı’ndan Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensupları kontrolünde çıkıyoruz. Şoför mahallinde ise bir ÖSO askeri. Babüsselame’ye geçtikten sonra Azez’e giden yol boyunca PKK’dan arındırılan bölgede ÖSO milisleri tarafından oluşturulan kontrol noktalarından geçiyoruz. Suriye topraklarında, Azez’e giden 7- 8 kilometrelik yolun her iki tarafını da çevreleyen Zeytin ağaçları karşılıyor bizi. Savaşın topraklarında yeşeren zeytinliklerin gölgesi, ülkesinde sığınacak bir yer kalmayan sığınmacılara ev olmuş. Bozuk yollar nedeniyle yalpalayan aracın zikzak çizerek devam ettiği yolun sonunda Marin köyüne ulaşıyoruz. Bu noktanın güvenliğini Türkiye’de yetiştirildikleri belirtilen Azez yerel polisleri sağlıyor. Marin köyünde savaş tanklarının açtığı toprak yollar dışında yol yok. Hava koşullarının da etkisiyle her yer çamur. 'BYEGM’NİN ÇİZDİĞİ SINIRLARI GEÇMEK YASAK Hemen karşımda daha birkaç gün önce yoğun çatışmanın yaşandığı, hava bombardımanı seslerinin Kilis’ten duyulduğu stratejik noktadaki Burseya Dağı var. Aynı zamanlarda Kilis merkeze Afrin’den roket atılmış, TSK da hava operasyonu ile Burseya Dağı’nın bir kısmını bombalıyordu. Yükselen dumanlar ve çatışma seslerinin yankısı bize kadar ulaşıyordu. Ardından operasyonu bir kenara bırakıp boylu boyunca uzanan dağın eteğindeki yaşamlara dikkat kesiliyorum. Tel örgünün ardında, molozların içine kurulan çadırların yanı sıra, savaşın yıktığı evleri yeniden inşa eden işçileri görüyorum. Her şeye rağmen yaşamın temelini atıyorlar. İnşaatın tepesine çıkıp konuşmaya çalışsam da Türkçe bilmedikleri için iletişim kuramıyoruz. Ancak demledikleri çaydan ikram ediyorlar. Türk çayına göre fazla şekerli. Köyden Burseya Dağı’na doğru çıktıkça dağın hemen altında misket oynayan çocuklara denk geliyorum. Daha düne kadar çatışmaların yükseldiği o araziden şimdi çocukların kahkahaları misket seslerine karışıyor. Savaşın kuşattığı topraklarda birkaç gün arayla yaşanan bu duygu geçişi alışkanlığın mı yoksa çaresizliğin mi bir ürünü bilemiyorum. Köyde fazla insan yok. Olanlarda Halep’ten, Afrin’den kaçarak buraya sığınan aileler. Organizasyon kapsamında Burseya Dağı’na çıkarılacağımız söylense de mayın temizleme çalışması devam ettiği için ‘güvenlik gerekçesiyle’ tepeye çıkamıyoruz. Zaten BYEGM’nin çizdiği alanlar dışına da çıkmamız mümkün olmuyor. 'AZEZ SOKAKLARINDA ELİ SİLAHLI ÖSO’CULAR Babüsselame’nin güneyine düşen Azez merkezine geliyoruz. Son iki seneye kadar IŞİD tehdidi altında olan Azez’de, çarşıda duran araçtan indiğimizde yaklaşık 200 metrelik bir alanda haber takibi yapabiliyoruz. Kentte, daha çok motosikletlerden oluşan hızlı bir trafik akışı var. Evler en fazla 3 katlı ve çoğu da inşaat halinde. Neredeyse hiç birinin sıvası yok. Yıkık dökük, eski, savaş kokan sokaklar… Caddelerde seyyar mısır tezgâhları, manavlar ve köfteciler var. Şehrin sokaklarında sivil kıyafetli ÖSO askerleri elleri tetikte dolanıyor. Bu durum şehrin halen kuşatma altında olduğunu düşündürüyor. Bana yabancı olan Azez sokakları, burada yaşayan bölge halkı için sindirilmiş bir olağanlığı yansıtıyor. O an da aklıma roketleri kanıksamış Kilis halkı geliyor. Savaşın kol gezdiği topraklara sınır olmak mıydı Kilis halkını silahlara, roketlere bu kadar alıştıran bilmiyorum. Bir yanımdan elinde defteri ile bir çocuk geçerken, diğer yanımdan eli tetikte ÖSO askeri ilerliyor. GAZETECİLERE ‘ERDOĞAN’ GÖSTERİSİ Çocukların rahat tavırları, gülen yüzleri başka bir dünya bilmediklerinin kanıtıydı aslında. Yaşamı savaştan, silahtan ve bombalardan ibaret zannetmeleri de bundandı. Zira gördüğüm çocukların çoğunluğu Suriye’de başlayan iç savaş ile aynı yaştaydı. Bizim bölgeye gelişimiz ile birlikte çarşıda bulunan kalabalığın ellerinde Türk bayrakları beliriveriyor bir anda. Kilis’te operasyona verilen destek burada da devam ediyor. Ellerindeki Türk bayrakları ile ‘Erdoğan’ diye bağıran çocukların ve yetişkinlerin büyük bölümünün başka tek kelime Türkçe bilmemesi dikkat çekiyor. Tüm bunlar olurken de hükümete yakın yayın organları canlı yayın yapıyor. Azez merkezdeki bu hava bir başka bir gün gittiğimiz Soren beldesinde de devam ediyor. Operasyonun devam ettiği Afrin kentine zıt bölgede olan Soren, haritadan aratıldığında piknik bölgesi olarak görünüyor. ! 'SOREN’DE DOMBRALI KUTLAMA! Soren Halk Meclisi önüne ulaştığımızda burada toplanan Suriyeliler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile özdeşen seçim şarkısı dombra ile karşılıyor bizi. Türkçe ve Arapça operasyonu destekleyen pankartlar açılırken, Halk Meclisi’nin duvarlarına da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafları asılmış. Meclisin terasında eli silahlı, yüzleri kapalı keskin nişancılar konuşlandırılmış. Arapça şarkılar eşliğinde ellerinde Türk bayrakları ile kutlama yapan bölge halkı, bir yandan da ‘Erdoğan’ sloganları atıyordu. Kilis Valiliği öncülüğünde BYEGM’nin organizasyonları ile geçtiğimiz sınır ötesinde durum buydu. Çatışma bölgelerine uzak, operasyona destek verilen bölgelere yakın yerlerde haber takibi yaptık. Kilis Valiliği tarafından kendi imkanları ile sınırı geçmek isteyen basın kuruluşlarına, haber takibi yapmak isteyen muhabirlere izin verilmiyor. Sınırı geçmek istiyorsan BYEGM’nin düzenlediği organizasyonlara katılman gerek. (SON)