Dün yüz binlerce öğrenci Liseye Geçiş Sınavı'na (LGS) girdi. Umarım her biri istediği puanı tutturur. Öğrencilerin yarış atına dönüştürüldüğü bir sistemde başarıyı alınacak puanla ölçmek elbette doğru olmaz. AKP de eğitimdeki çürümüşlüğün farkında. Bundandır ki hemen hemen her yıl sistemde değişiklik yapıyorlar. Ama bir türlü dikiş tutmuyor. Bu zihniyetle tutması da imkânsız...
Öyle bir sınav sistemi koymuşlar ki akıllara zarar. Düşünün ortaokul son sınıfa giden çocuğunuz var. Geleceğe yönelik planlar yapıyor, meslek seçiyor vs. Bu sırada okula da devam ediyor. Haziran ayı gelip çatıyor. Çocuğunuz lisede eğitim hayatına hangi okulda devam edeceğini belirleyecek LGS'ye giriyor. 4 yıllık emek 3 saat sürecek sınava sıkıştırılıyor.
Öğrenci haziran ayında bir yandan LGS stresi yaşarken diğer yandan devam eden okulun sınavlarına giriyor! Bir saat LGS'ye hazırlanıyor sonra matematik, Fen, Türkçe, yabancı dil artık önüne ne denk gelirse o dersin sınavına hazırlanıyor.
Bir de öğrencinizin özel yetenek sınavına girdiğini düşünün! Kafanız karıştı mı?
Şöyle özetleyeyim; Çocuğunuz haziran ayında hem LGS'ye, hem devam eden okulun sınavlarına hem de özel yetenek sınavına giriyor ve hepsine de hazırlanmak zorunda... Çünkü hepsinin sonucu zincirleme bir şekilde birbirini etkiliyor.
Dönem başında sınav takvimini hazırlayanlara sormak istiyorum:
*Geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklara acı çektirmek, onları stres topuna çevirmek çok mu hoşunuza gidiyor?
*Ortaokul son sınıf öğrencilerinin kaos yaşamaması için okul sınavlarını nisan ayında tamamlasanız olmaz mı? Böylece çocuklar en azından 2 ay LGS ve özel yetenek sınavına hazırlanırdı
*Bu saçma sapan sistemi önümüzdeki yıl devam ettirecek misiniz?
*Sözelci sayısalcı, özel yeteneği olan... LGS’de neden tüm öğrencileri aynı kefeye koyuyorsunuz?
