1960'lı yıllar. Köy çocukları için öğretmen okulu - lise - üniversite bitirip meslek sahibi olmanın yolu, bu okul sınavlarından birini kazınıp parasız yatılı okuma şansı elde etmekti. Yaklaşık birer hafta arayla Aksu İlköğretmen Okulu, Antalya Lisesi Ortaokulu, İmam Hatip Okulu sınavlarına girip, her üç sınavı da kazandım. İmam Hatip Okulu'nun sözlü sınavı da vardı; sözlü sınav için Balıkesir'e gitmem gerekiyordu. Yolculuğu ucuza getirmek için otobüsle Burdur'a gidip, Balıkesir'e oradan trenle gidecektik. Biletlerimizi aldık. Birkaç saat sonra yolculuk başladı. HER YER TREN OLDU Tren şu sıralarda fotoğraflarına bakıp nostalji keyfi yaşadığımız, kömürle çalışan, bacasından duman püskürten karatrenlerdendi. Dinar, Denizli, Aydın; her birinde birkaç saat bekledikten, her birinde birer aktarma yapıldıktan sonra İzmir'e varabildik. İzmir'de epey bir bekledikten, aktarma yapılan tren geldikten sonra yola çıktık. "Takıdık tukuduk, takıdık tukuduk, cuf cuf cuf" sesleri ve tren çığlıkları eşliğinde karınca adımlarıyla ilerlemeye devam edip; yeni beklemeler, aktarmalar sonrasında Balıkesir'e vardık. Karatren Antalya'dan Balıkesir'e bizi üç günde ulaştırdı. Dönüş yolculuğumuz da üç gün sürdü. Tren tutmasına maruz kalanlar varsa bilir; bir haftadan uzun bir süre caddeler, sokaklar, evler, dükkânlar tren oldu, "takıdık tukuduk, takıdık tukuduk, cuf cuf cuf", Antalya'dan beni alıp bilmediğim, görmediğim şehirlere, ülkelere götürüp getirdi. 2016'DA BAŞLAYACAKTI Uzun süre tren tutar korkusuyla trene binemedim. Bir keresinde mecbur kaldım, İstanbul - Ankara arasında çalışan "Mavi Tren"e bindim. Aldığım keyfi anlatamam. Sonrasında İstanbul'dan Ankara'ya gidip gelirken her defasında Mavi Tren'i tercih ettim. "Keşke" dedim, "Antalya'ya da gidip gelebileceğimiz bir 'Mavi Tren'imiz olsa". Hayalimdeki "Mavi Tren"in çok daha hızlısının, çok daha konforlusunun müjdesini 2015 seçimlerinde Ak Parti'den birinci sıra adayımız olan Ulaştırma eski bakanı Lütfi Elvan'dan aldım. Elvan, Eskişehir- Afyon- Isparta- Burdur ve Antalya hızlı tren hattının yapımına 2016'da başlanacağını söylediğinde ne kadar çok sevindiğimi anlatamam. Projenin yapımı 2020 yılında tamamlanacak, o yıldan itibaren Antalya - İstanbul arası 4,5 saate inecekti. Bir de Konya - Ankara - Kapadokya üzerinden Kayseri'ye ulaşan hattımız vardı. Bu proje de aynı tarihlerde başlayıp, 2020 gibi bitmiş olacak; Antalya - Ankara arasını 3, Antalya - Kayseri arasını 4,5 saate indirecekti. İHTİYACIM VAR Bu hikâyeyi biz Antalyalı bakanlardan, Ak Partili Antalya milletvekillerinden yıllardır dinlemekte, hiç bir ilerlemeye tanık olmamaktayız. Sadece biz değil, tren yolu hattında bulunan bütün şehir ve kasabalarda, vatandaşlar, özellikle seçim öncesi dönemlerde bu hikâyeleri dinler. Dışişleri bakanımız Çavuşoğlu, İstanbul'la, Kayseri'yle yetinmeyip, hattı ta Londra'ya kadar uzattı. "Nereye gitmek istiyorsak trenimiz olacak" dedi sayın Bakanımız; "İstanbul'a mı gitmek istiyorsun, var; Edirne'ye mi gitmek istiyorsun, var; hızını alamadın Londra'ya mı gitmek istiyorsun, Londra'ya kadar hızlı tren hattı olacak." Madem nereye istersek oraya hızlı tren hattımız var, ben de Sayın Bakanımızdan Antalya - Balıkesir hızlı tren hattı istiyorum. Hızlı trene binip, 6 günde gidip geldiğim Balıkesir'e birkaç saatte gidip gelerek, 50 yıl önceki kabus dolu yolculuğumdan intikam almak için buna çoook mu çok ihtiyacım var.