Yeni bir dizi var; adı Çukur. İstanbul’un arka sokaklarında mafyalaşmış tiplerin, kabadayılıkla, zorbalıkla mahalleyi korumasını konu alıyor. Mahalle, Koçovalı ailesinin himayesinde. Mahalleli de yılların kabadayısı İdris karakterine tapıyor. Babacan görüntüsü ile herkesi kucaklıyor İdris, ama elinin kanlı olduğunu da her daim alt mesaj olarak veriyor izleyiciye. Elim kanlı katilim ama babacanım… Mesaj bu. Bir nevi Godfather (baba) havası estiriyor İdris Koçovalı… Mahallede haraç kesmek, fuhuş yaptırmak, cinayet işlemek serbestken beyaz satışı yapmak kesinlikle yasak! Ben buna mantık yürütemedim. Yürüten varsa bana da anlatsın. Az evvel İdris karakterinden bahsederken Godfather filminin ismi geçti. Şimdi yapımcıların nasıl çuvalladığını özetle anlatayım. Ay yapım iyi işler çıkaran bir şirket ama bu kez fena tökezlemişler. Çukur dizisinin can alıcı sahnelerinde Godfather, Narcos, İhtiyarlara Yer Yok filmlerinden esintiler görmek mümkün. Dizinin kötü karakteri Vartolu Saadettin’in mahalleye girişini hatırlarsınız. Damdan dama koşarak Saadettin’in gelişini Koçovalılara haber vermişti gençler. Narcos filmini izleyenler bu sahneyi görünce benim gibi bıyık altından gülmüştür. Narkos’ta aynı sahne vardı ama o film 1980’li yılarda çevrilmişti. Polisin mahalleye girdiğini gören gençler, telsizle yahut damdan dama koşturarak Eskobar’a haber verirdi. Çünkü teknoloji yoktu… Kafanızda yeşil ışık yandı değil mi? Yıl olmuş 2017 Vartolu Saadettin’in mahalleye gelişi uçarak kaçarak haber veriliyor. Demek ki cep telefonu Çukur’a hala girmemiş. Neyse geçtik… Ve benim içimi gıcıklayan bir konu… Mahalleliyi koruyan, kollayan ağabeyler, beybabalar yani Koçovalı da mafya, mahalleye dadanan Vartolu Saadettin de… Ama Batılı olan Koçovalı iyi mafya, rakibi Saadettin ise Doğu kökenli mafya… Kaç kişi benim gibi subniminal mesaj algıladı bilmem, ama bu durum hoşuma gitmedi. Diziyi eleştirirken reklamını yapmış gibi olduk ya neyse.. Bunları söylemesem olmazdı. Şimdi diziyi birde bu gözle izleyin… Hala izliyorsanız…