Son günlerde ‘gazeteci’ kisvesi altında ortada dolaşan bir dolu karışık kuruşuk tip türedi. Eskiden bu işler daha zordu. Çünkü gazete pahalı bir yatırım. Kağıdı var, küreği var, matbaası var, dağıtımı var, grafiği var. Var oğlu var yani… Fakat internetle birlikte ‘haber’ de ucuzladı, pespayeleşti, önüne gelenin icra ettiği bir iş haline geldi. Bunun en karanlık örneklerinden birine geçtiğimiz hafta tanık olduk. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ı küplere bindiren bir operasyondu bu. Piyonu da İzmir kökenli sözüm ona bir ‘gazeteci’. Aslında gazeteci filan değil, bahsettiğim ‘türedi’ tiplerden biri. Adı Ertan Yıldız. Lakin “Gündem Otuzbeş” isimli tetikçilik sitesinin künyesinde ‘Erten’ diye yazmış adını. Bu bile başlı başına tuhaf. Kiralık bir karakter yani. Neyse, biz operasyonun ayrıntılarına geçelim. Rakı, balık, savcılık Ertan Yıldız isimli bu çakma gazeteci 6 Mart Pazartesi gecesi saat 24.00’te İzmir’den Antalya otobüsüne biniyor. Sabah 6.30-7.00 gibi Antalya Otogarı’na iniyor. Saat 9.00-10.00 gibi de CHP’li iki isimle buluşuyor. Ümit Uysal hakkında savcılığa verilecek şikayet dilekçesi üzerinde çalışıyorlar. Daha doğrusu dilekçe birileri tarafından yazılıp bu şahsın eline veriliyor. Öğleden sonra ise Adliye’ye gidiliyor. Savcılık makamında 2-3 saat beklendikten sonra, nihayet bir savcı vekiliyle görüşülüyor. Antalya’da hazırlanan dilekçe İzmir’den gelen bu şahıs tarafından savcı vekiline sunuluyor. Çakma gazeteci öğlen saatlerinde geldiği Antalya Adliyesi’nden saat 17.30 civarında ayrılıyor. Antalya’yı tanımayan söz konusu şahıs Adliye çıkışında yine aynı eski 2 CHP’li tarafından alınıp bir restorana götürülüyor. Balığını yiyor, rakısını içiyor. Güzel, sükseli bir otele bırakılıyor. Çarşamba günü de, otobüsle geldiği Antalya’dan uçakla ayrılıyor. Zamanlama manidar Aradan bir hafta geçtikten sonra, 13 Mart Pazartesi akşamı sosyal medyada kampanya başlıyor. Ümit Uysal’ın, FETÖ’nün ‘yerel yönetimler imamı’ diye anılan ve şu an Hatay’da tutuklu Erkan Karaarslan’ın gizli yöneticisi olduğu BEKAD’a para aktardığı iddiası Muratpaşa’ya yönelik bir operasyon yapılacağı söylentisine kadar vardırılıyor. Zamanlama da oldukça ilginç. Çünkü Pazartesi günü Körfez gazetesi, benim imzamı taşıyan “FETÖ davasına şüpheli bilirkişi” manşetiyle çıkmıştı. FETÖ’nün Antalya’daki ana davası olarak anılan Rasanet Gençlik Vakfı soruşturmasında bilirkişi raporunun BEKAD tarafından hazırlandığını yazmıştım haberde. Gündeme bomba gibi düşen bir haberdi. İstanbul’dan arayan birkaç gazeteci de oldu. Muhtemelen bugün, yarın yaygın medyada da gündem olur. İşte tam o günün akşamı sosyal medya Muratpaşa gargarası kullanıma sürüldü. Hedef niye saptırıldı? FETÖ’nün ana davalarından birinde bilirkişi raporunun FETÖ şüphelisi bir derneğe hazırlatılması, yani skandal bir durum böylece boğuldu, unutturuldu, hedef saptırıldı. Oysa BEKAD denilen yapının ve Erkan Karaarslan denilen FETÖ tutuklusunun Türkiye genelinde 100’ü aşkın belediye ve devlet kurumuyla çeşitli işler yaptığı biliniyor. Antalya’da da sadece Muratpaşa değil Kepez, Kaş, Büyükşehir gibi AKP’li belediyelerle de iş görmüş. Bunların hepsi ortada dururken ve Muratpaşa dıdısının dıdısının dıdısı durumundayken, bütün mevzunun oraya, daha da ötesi CHP’ye yıkılması çabası FETÖ gerçeğini gizleme operasyonudur. Birileri büyük bir skandalı yolundan çıkartmaya, unutturmaya ve kendi hesaplarına alet etmeye çalışıyorlar. Mesele budur. İşin özüne, BEKAD’a bilirkişi raporu hazırlatılmasına dönelim.